AnaSayfa Kuruluş: 22 Nisan 1987
Dil Derneği, Bakanlar Kurulunun 24.07.2002 tarih ve 2002-4812 sayılı kararı ile kamu yararına çalışan dernektir.
 
Yayın Yönetmeninden

 

ÇAĞDAŞ TÜRK DİLİ - Nisan 2017
 

NEDEN ÖZEL SAYI

                     Ertuğrul Özüaydın

 

Sayfalarını tamamen belirlenmiş bir konu üstüne ayırmaları, dergilerin özel çalışmalarıdır. Özel gereklilik nedeniyle özeldir. İnceledikleri, tartıştıkları konu çerçevesinde açılıp özelleşir. İşlediği konu üstüne yeni düşünceler ve yeni duyarlılıklar yaratması açısından son derecede önemlidir. Değişik kişilerin değişik düşünce ve bakış açıları aynı sayfalarda bütünlük yaratmıştır. Aynı masa çevresinde ustalar konuşur gibidir. Onlarla birlikte deneyimleri, düşünceleri, düşleri konuya bir başka boyut kazandırır.

Derneğimizin süreli yayın organı olan Çağdaş Türk Dili Dergisi'nin (ÇTD) bu sayısını (350. sayı) bir değerlendirme konusuna ayırdık. Dil Derneği'nin 30. Yaşını kutluyoruz. Türk Dil Kurumu'ndan koparılan kurum çalışanlarınca 1987 yılında kurulan derneğimiz için özel bir sayı hazırladık. Aynı zamanda bu yıl 26 Eylül 1932 tarihinde gerçekleştirilen Dil Devrimi'nin 85. yılıdır. Hazırladığımız “30. Yıl Özel Sayısı” Dil Devrimi'yle bütünleşen 30 yıllık öykümüzdür. Ortaya çıkacak çalışma, sonuçta hem bilgilendirme hem de değerlendirme açısından ayrı bir özellik taşıyor.

Geçip giden zaman içinde atılan adımları, yapılan işleri görmemiz gerekir. Üzerinde duracağımız konu derneğin kuruluşundan bu yana deneyim bağlamında bir değerlendirmesini yapmak. Geçmişten bugüne 30 yıl içinde nelerin yapılıp yapılmadığını, ancak konuya dokunabilirsek görebilirdik. Eskide kalanları, bugünkü yorumlar ışığında ele almak çalışmalarımıza yeni ufuklar kazandırabilirdi. Aynı zamanda anlatılanlarda anılarımız canlanır. Özel sayı, çalışmaların özel biçimidir. Örtüşen ve ayrılan düşünceleri görebiliriz.

Söz sözcük 30 yıllık dil dostluğunu sürdürüyoruz. Bir de bunun Türk Dil Kurumu'ndan gelen öncesi var. Bugüne dek önemliliği belirgin bir birikim yaratmıştır. Yazın tarihimizin belleğini oluşturmak konusunda derneğimizin yaptığı iş, üstlendiği sorumluluk az mıdır? Günümüze dek nasıl gelindiği, sürdüğümüz derin izlerden anlaşılır. Türkçeye yerleşmiş zamanın ışıltısını kolayca görebiliriz. Üzerinde yoğunlaştığımız dönemde birleşen, ayrılan görüşler bize topluca bir dil dünyası da sunuyor. Bu kapsamda dil, aramızdaki ilişkiyi simgeleyen belirleyici etkendir. Aynı bağlamda dergimiz de çalışmaları üretmek, bir araya getirmek ve yayınlamakla birleştirici yapısını sürdürmektedir. Ele geçirilmesi istenen birikimin toplandığı kaynaktır. Toplamak, seçmek ve ileriye taşımakla yeni yaratımların yararına gerekli çabaları gösterir. Bugünkü özel sayımız geçmiş döneme nesnel koşullarda yaklaşmak ve o günlerden şimdiye yarattığı etkinliği enine boyuna işlemek amacıyla hazırlanmıştır. Derneğimizin kendini, kendi yapıp ettiklerini süzgeçten geçirmesi bakımından böyle bir özel sayı iyi sonuçlar verebilir.

Türkçeyi zenginleştiren çalışmalar dili olumladığı gibi sanatsal yaşam deneyimlerimizi de çoğaltacaktır. Dil, bu anlamda kendisi için açılmış yoldan ilerlerken kültürel varlığın yaratılmasına katkı verir. Deneyimleri nitelendiren gözlem ve incelemelerin uzun uzadıya aktarılması söylediğimiz anlamda yararlıdır. Görülmesi gerekenlerin yazılıp çizilmesi, sonraki dil çalışmaları için gerçeğe uygun fırsattır. İşte bunu yerine getiren özel sayılar, tartıştıkları ve inceledikleri konu çerçevesinde özel ilgi alanı yaratırlar. Kültürel nitelikler taşıyan görüş ve birikimlerin ortaya çıkması o kapıdan girmek isteyenlerin yararlanabileceği bir kaynaktır. Bazı bilgilere ulaşabilmek nedeniyle özel sayıların süreli yayınlar içinde bu anlamda yeri başkadır. O, tarihiyle eski kalsa da yerinde eskimeden duracaktır.

Eskiye dönüp bakıldığında dergilerin topluca görüntüsü yazınımızın bugünkü resmini verebilir. Münif Paşa tarafından 1861'de çıkarılan ilk dergi “Mecmua-i Fünun” dan günümüze dek dergiler etkinliğini bu anlamda sürdürmüştür. Dönemleri içinde yeni ilişkiler kazandırmıştır. Biliyoruz ki dergiler, zamanı derleyen çalışmalardır. Zamanla özdeşleşmiştir. TDK'nin 1980 darbesi öncesinde çıkardığı Türk Dili Dergisi'nin özel sayıları bu anlamda ayrı bir yere konmalıdır. Genel ve özel konularda bu türden çok örnek saymak olanaklıdır. Yazın tarihimizde, özel sayılar kendi başına kültürel birikime eklenmesi gereken çalışmalara imza atmayı sürdürüyor.

Yazınsal varlığımızın ötesinde Dil ve Türkçe yakınlık duyduğumuz konudur. Nereden bakarsak bakalım konu sonunda bizi oraya götürecektir. Dil bizim için araç değil amaçtır. Dili irdelemek, açmak, öğrenmeye çalışmak bizi izleyen okurumuzun da ilgi odağıdır. Uğraşıları, düşünüş biçimleri, ilgi alanları ve amaçları göz önüne alındığında yöneldiğimiz konu, ortak noktamızdır diyebiliriz. Diyebilmeliyiz de...

Elinizdeki bu özel sayı, nelerin yapıldığı ve ayrıca yapılması gerektiği konusunda yönlendirici çabaları içerir. Kapatılmadan önce bir döneme damgasını vuran TDK'nin çalışmaları unutulamaz. 1980 darbesi sonrasında kurum çalışmalarını yürütmek amacıyla kurulan derneğimizin 30 yıl içinde gösterdiği çaba ve çalışmaların verimi de ortadadır. Baskı koşullarının yarattığı olanaksızlık içinde olanaklarını genişleterek bugüne dek varlığını sürdürmüştür. Yarattığı birikimi, sonraki 30 yıllara aktarmak sorumluluğunu hiç bırakmayacaktır. Bir başka açıdan, ülkemizin toplumsal, siyasal ve kültürel gelişiminin önemli bir bileşenidir. Kısacası, daha iyisini yapmak için yapılanı anlamak zorundayız.    


 
BAŞYAZI
ÇAĞDAŞ TÜRK DİLİ
Mart 2024 - 433. Sayı
TÜRKÇE SÖZLÜK
YAZIM KILAVUZU
 
     
facebook twitter