AnaSayfa Kuruluş: 22 Nisan 1987
Dil Derneği, Bakanlar Kurulunun 24.07.2002 tarih ve 2002-4812 sayılı kararı ile kamu yararına çalışan dernektir.
 
SÖYLEV’İN 90’INCI YILI ANKARA’DA COŞKUYLA KUTLANDI
 

Laik cumhuriyetimizin kurucusu, devrimlerin yapıcısı ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün başyapıtı Söylev’in 90’ıncı yılı kutlaması Ankara’da Çankaya Belediyesi işbirliğiyle Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde 20 Ekimde gerçekleşti.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından sunucu Ali Nihat Yavşan 15 Ekim 1927’de Atatürk’ün Meclis kürsüsünden okumaya başladığı Söylev’in giriş bölümünü günümüz Türkçesiyle okudu:

"1919 yılı Mayısının 19. günü Samsun’a çıktım. Genel durum ve görünüş:

Osmanlı Devletinin içinde bulunduğu topluluk, Birinci Dünya Savaşında yenilmiş, Osmanlı ordusu her yanda ze­delenmiş, koşulları ağır bir ateşkes anlaşması imzalanmış. Büyük savaşın uzun yılları boyunca, ulus yorgun ve yoksul bir durumda.

Ulusu ve yurdu Birinci Dünya Savaşına sürük­leyenler, kendi başlarının kaygısına düşerek, yurttan kaçmış­lar. Padişah ve Halife olan Vahdettin, soysuzlaşmış; kendini ve yalnız tahtını koruyabileceğini düşlediği alçakça önlemler araştırmakta.

Damat Ferit Paşanın başkanlığındaki hükü­met güçsüz, onursuz, korkak, yalnız padişahın isteklerine uymuş ve onunla birlikte kendi güvenlerini sürdürecek her­hangi bir duruma boyun eğmiş. Ordunun elinden silahları ve cephanesi alınmış ve alın­makta..."

Söylev’in Ey Türk Gençliği ile başlayan son bölümü Atatürk görselleri eşliğinde Kerim Afşar’ın sesinden sunulduktan sonra açış konuşmasını Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel yaptı.

Sevgi Özel konuşmasına Mustafa Kemal Atatürk’ü, Lozan Barış Anlaşmasının mimarı İsmet İnönü’yü, bütün kuvayımilliyecileri ve dil devrimine emek vermiş bütün aydınları saygıyla anarak başladı. Osmanlı Devletinin çöküşünü kimsenin göremediğini, ama genç bir paşanın, Atatürk’ün gördüğünü ve 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nı başlattığını, Söylev’de bu tarihten 1927’ye kadar olan dönemi anlattığını, Söylev’le halka hesap verdiğini anlatan Sevgi Özel, Atatürk’ün ilkesinin onurlu ve uygar bir toplum olduğunu, bunun yolunun da tam bağımsızlıktan geçtiğini söylediğini aktardı. Atatürk’e saldırıların alabildiğine yoğunlaştığı günümüzde Söylev’in güncelliğini koruduğunu vurgulayan Özel konuşmasını bir çağrıyla sonlandırdı:

“29 Ekimde cumhuriyetimizin 94. yılını kutluyoruz. Bu bayramda da ellerimizde bayraklarımız ve söylevlerimizle alanda olalım. Söylev’i çocuk ve gençlere okutmak için ne gerekiyorsa yapalım. Kitle örgütlerinin sizlere çok gereksinimi var. Lütfen yanımızda olun. Çoğalmak zorundayız. Çoğalırken sesimizi çoğaltmak zorundayız.“ 

Aydınlanmacıların Seslenişleri bölümünün konuşmacıları Elfin Tataroğlu ve Tuncay Özkan’dı.

Öğretim görevlisi, yönetim bilimci, siyasetçi, yazar Elfin Tataroğlu Söylev’in üç bölümden oluşan bir eser olduğunu, Mustafa Kemal Atatürk’ün birinci bölümde 19 Mayıs 1919-23 Nisan 1920, ikinci bölümde 23 Nisan 1920 – 29 Ekim 1923 ve son bölümde 29 Ekim 1923 - 15 Ekim 1927 tarihleri arasındaki koşulları ve gelişmeleri anlattığını, bu hitabet metninin hem tüm halkı hem dinleyicileri hem de dünyayı Kurtuluş Savaşı konusunda ikna etmiş en yüksek değerde metin olduğunu söyledi. Tataroğlu Atatürk’ün Söylev’le milletine hesap verdiğini, aradan geçen 9 yılda harcadığı paranın bile hesabını verdiğini, bunu dünyada faşizmin kol gezdiği bir dönemde yaptığını ve yine Söylev’le tüm varlığını Türkiye Cumhuriyeti’ne bağışladığını açıkladığını söyleyerek bugün Sayıştaya bile hesap vermeyenlere bunun ders olduğunu belirterek sözlerini özetle şöyle sürdürdü:

“Söylev O’na ayak uyduramamış mücadele arkadaşlarına manifestodur. Bugünlere yol gösteren bir tür vasiyettir: Cumhuriyeti korumak ve tam bağımsızlığımıza sahip çıkmak bize verdiği görevdir. Atatürk üç bölüm olan Söylev’de en büyük ağırlığı 1919 – 1920 arasına vermiştir. Bundan anlıyoruz ki Milli Mücadele dönemi en zorlu dönemdir. Söylev’in temel dayanağı laikliktir. Bugünse laikliğe karşı ilk adımları 4+4+4 sistemi ile attılar ve bilimsel eğitimden uzaklaşıldı. 60 bin olan İHL öğrencisi 1,5 milyona dayandı. Laik eğitimi yıkma kafası bir sonuca ulaşamamış, muhafazakâr aileler bile çocuklarını bu okullara vermemiştir. Müftü nikâhı olayı da bu noktaya gelecektir.”

CHP İzmir Milletvekili, gazeteci, yazar Tuncay Özkan“Kavgasız geçen günün önemi yoktur,” sözleriyle başladığı konuşmasını; “Bu çağın çocuklarına bu ilkelliği şırınga edemezsiniz. Umutsuzluğa yer yok ama kaybettiklerimizi yerine koyarken çok zorlanırız. Dilimizi kaybederiz. Dil kılavuz, yol gösterici ama en önemlisi aydınlanma fişeği. Söylev’in gücü Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlatıcı gücü bizi bugünlere getirdi. Bugün bu halka güvenmekten, bu halkla birlikte mücadele etmekten başka yol yok. Söylev bize bunu söylüyor.”  şeklinde sürdürdü.

Bugün Söylev’de söz edilen iki şeyin; egemenlik ve meşruiyetin sarsıldığını, Atatürk’ün hukukçulara “kimsesizlerin kimsesi” dediğini, bugün bütün Türkiye’nin kimsesiz olduğunu söyleyerek sözlerini özetle şöyle sonlandırdı:

“Mustafa Kemal’in aydınlığı ışığında yarını nasıl oluşturacağız, bu karanlıktan nasıl kurtulacağız? Söylev’in ışığında; 1. Halkımıza güvenip inanacağız. / 2. Halka, dostlarımıza asla yalan söylemeyeceğiz. / 3. Çocuklarımız için, halkımız için özverili olacağız. Birbirimizin canına okumayalım. Temel sorun birbirimizi sevmek. Mustafa Kemal Atatürk bütün olumsuzluklara karşın umudunu yitirmedi. 1. Aşk / 2. Umut. Aşkın ve umudun kaybettiği görülmemiştir. Biz kazanacağız.”

Söylev’in 90. yılını kutlama etkinliği; yakın tarihimizi anlatan Söylev’i önce kendimiz olmak üzere çocuklarımıza, gençlerimize ve çevremize okutalım çağrısı ile sona erdi.

Etkinliğimize sağlık sorunları nedeniyle katılamayan Prof. Dr. Ünsal Yavuz’a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor; kutlamamıza katkı veren, destekleyen, varlıklarıyla ya da iletileriyle yanımızda olan dostlarımıza, kurumlarımıza teşekkür ederiz. İyi ki varsınız…

 
  • Sevgi Özel
  • Elfin Tataroğlu
  • Tuncay Özkan
  • Ali Nihat Yavşan
  • Tuncay Özkan ve Söylev
  • Tuncay Özkan ve Çağdaş Türk Dilii
  • Söylev'in 90. Yılı, Kapanış
 

 
BAŞYAZI
ÇAĞDAŞ TÜRK DİLİ
Mart 2024 - 433. Sayı
TÜRKÇE SÖZLÜK
YAZIM KILAVUZU
 
     
facebook twitter