AnaSayfa Kuruluş: 22 Nisan 1987
Dil Derneği, Bakanlar Kurulunun 24.07.2002 tarih ve 2002-4812 sayılı kararı ile kamu yararına çalışan dernektir.
 
İLHAN TAŞCI'DAN "YARGILANAN GAZETECİLİK"

     Cumhuriyet gazetesi yazarı İlhan Taşcı araştırmalarıyla, kitaplarıyla da günümüz gazeteciliğinin yüz akı adlarından. Ses getiren araştırmalarını şu kitaplarında derledi: Af Dağının Ardındaki AKP (2005), Bir AKP Belge’seli: Maskesiz Soygun (2009), Babam Sağ Olsun (2009), Telekulağın Duydukları/Kulak Misafiri (2009), Hükümet Cemaat Kuşatması Cüppeli Adalet (2010), Yargının Siyasallaşma Günlüğü İlahi Adalet (2011).
     İlhan Taşcı, “Yargılanan Gazetecilik” başlıklı ilgi çekici konuşmasıyla, her ayın son perşembe günü düzenlediğimiz "Dil-Ekin Söyleşileri"nin on yedincisinde, 26 Nisan 2012’de konuğumuz oldu.
     Taşcı, bugünün gazeteciliğinin konu edildiği söyleşisine “Gazeteci neydi” sorusuyla başladı; gazetecilerin yaptıklarıyla, çalışmalarıyla büyük sonuçlar doğurduklarını, işlerine cerrah özeni göstermeleri gerektiğini, ne yazık ki günümüzde birbirlerinin sandalyesini çekebildiklerini, sonuçta gazeteciliğin onurundan, saygınlığından uzaklaştıklarını söyledi.
     Gazetecilerin de geçmişleri olması gerektiğini vurgulayan yazar, hemen her alandaki çalışanlarda bu nitelik bulunmasına karşın günümüzdeki kimi gazetecilerin geçmişleri olmadığını belirtirken “Yalnızca ajanların geçmişi yoktur,” dedi. İlhan Taşçı, konuşmasında şunları belirtti:

     “Herkesin gazeteciliği algılama biçimi ayrı. Bu algılamaların birçok yansımasını gözlemliyoruz. Gazetecilerin çekmecesinde ‘çok gizli’ belge olması, işlerinin gereğidir. Böyle belgeler bulunmayan gazeteci başarılı sayılmaz. Ne ki gazeteci özel alana girmez, soruşturmayı ihlal etmez; terörist hiç olmaz!..
     Adaletin tecelli etmesi için önce adaletin olması gerekir. Olmayan şey, gerçekleşmez! Hukukçular hukuk dışına çıkıyor ki bu durum, hukuk kuramında öngörülmemiş, düşünülememiştir.

     Polisin, yasa kurumlarının Fethullahçıların elinde olduğu savı yanılsamadır; ancak cemaatçi bir yapılanma olmadığını söylemiyorum. Cemaatçi yapılanma üç mahkemede yoğunlaştı. Aynı suçlamadan gözaltına alınan kişiler ayrı uygulamalarla karşılaşabiliyor.
     Aydınların kendilerini ortaya koyma sürecindeyiz. Hüsnü Mübarek örneği çok önemlidir. Mısır’da egemenlik döneminde Mübarek de insanları kafes içinde yargılatmıştı. Ne ki aydınca bakış Mübarek’i kafes içinde yargılatmamayı gerektirir. Öç yaklaşımıyla bakılmadığı zaman doğru yapılmış olur. Ayrıca, zorbanın yerine ne koyacağınız? Seçeneğinizin olup olmaması da önemlidir.
     Özel yetkili mahkemelerde savunma süresi 15 dakikayla sınırlandırıldı. Yakında, korkarım halk İstanbul mahkemelerini tanımaz duruma gelecek.


Deniz Aksoy, Haluk Yalvaç, Sevgi Özel, Çınar Taşcı, İlhan Taşcı

     Bilirsiniz, dizgiciler yayını dizerler; ama okumazlar. Ülkemizde dizgicinin sorgusunda oluşturulan belgelerleAziz Nesin 22 yılla yargılandı. Bursa’ya sürüldü. Çok eziyet çekti. Ne ki bugün yalnızca Aziz Nesin’i anımsıyoruz.
     Kitabımın kapağı nedeniyle bana sekiz dava açıldı. Orhan Tüleylioğlu’nun araştırmasına göre Cumhuriyet tarihinde kitap kapağı nedeniyle açılan üç dava varmış.
     Gazetecileri mahkeme kapılarında bir ülke ilerleyemez. Her gün bir saatimizi savunma yazmaya ayırıyoruz.
     Gazeteler ülkeleri felakete de sürükleyebilir. İspanya, Fransa örnekleri böyledir. Orwell ve Hemingway gazetelerine gerçekleri yazsalardı, yani İspanya savaşında faşist Francocu güçleri karşı güçler yararına zayıf göstermeselerdi sonuç aynı olur muydu, üzerinde düşünmekte yarar var."
     İlhan Taşçı’nın akıcı anlatımıyla, aktardıklarıyla renklenen söyleşimiz, dinleyicilerin sorularının yanıtlanmasıyla ve Taşcı’nın kitaplarını imzalamasıyla sona erdi.


 
BAŞYAZI
ÇAĞDAŞ TÜRK DİLİ
Mart 2024 - 433. Sayı
TÜRKÇE SÖZLÜK
YAZIM KILAVUZU
 
     
facebook twitter