LAİK CUMHURİYETİMİZİN KURUCUSU,

         DEVRİMLERİN YAPICISI MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'Ü

         SAYGIYLA ANIYORUZ

         Cumhuriyet tarihi boyunca görülmemiş bir savrulma içindeyiz; Çanakkale'de yayılmacının yolunu kesen; Kurtuluş Savaşını utkuyla sonuçlandıran Mustafa Kemal Atatürk'e, devrimlere saldırıların boyutlandığı günlerdeyiz. Dünden bugüne onunla hesaplaşanlara, onun yaşamında ve yaptıklarında yanlış, ayıp, yolsuzluk arayanlara Atatürk kendisi yanıt vermişti: “Baylar, bizim yüzümüz her zaman ak ve temizdi, her zaman da ak ve temiz kalacaktır. Yüzü çirkin ve gönlü çirkinliklerle dolu olanlar, bizim yurtseverce, insanca ve namusluca davranışlarımızı, bayağı ve çirkin tutkuları yüzünden, çirkin göstermeye kalkışanlardır.”

2016 Türkiyesinde herkesin yeri bellidir. Yerini bilmeyenlere, yine Mustafa Kemal yerini gösteriyor: “Siyasa alanında birçok oyunlar görülüyor. Ama kutsal bir ülkünün belirtisi olan cumhuriyet yönetimine karşı, çağ­daşlaşmaya karşı, bilisizlik, bağnazlık ve her türlü düşmanlık ayağa kalktığı zaman; özellikle ilerici ve cumhuriyetçi olanla­rın yeri, gerçek ilerici ve cumhuriyetçi olanların yanıdır; yok­sa gericilerin umut ve çalışma kaynağı olan yer değil.”

         İlerici, cumhuriyetçi ve devrimciyiz; bu kimliği Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kazandık; yerimiz belli; TBMM'nin öncü olduğu ve olacağı cumhuriyete sahip çıkacağız.

          "Yurtta barış, dünyada barış" isteyen tek önder Mustafa Kemal Atatürk'tür; yurdu, ulusu tehdit etmeyen savaşları "cinayet" olarak gören büyük önder Mustafa Kemal Atatürk'tür.

         Toprakları paylaşılan, orduları dağıtılan, yoksulluk ve yoksunluk içinde bırakılan, kara sakallıların kandırdığı, yüzyıllarca unutulan bir halkı emperyalizme karşı ayağa kaldıran Atatürk'tür.

 Birilerinin öncülleri Ankara’dan kaçma planları yaparken Anadolu’nun ortasına gelen emperyalistleri “geldikleri gibi gönderen” Atatürk'tür. Savaş bütün ağırlığıyla sürerken okulları kapatmayan, kendisi savaş alanında bile kitap okuyan, Osmanlının eğitimiyle yetinmeyip kendini donanımlı kılan Atatürk'tür. Verdiği bütün kararların yurt ve halk yararına oluşunu bütün dünyanın onayladığı, ezilen ulusların örnek aldığı devrimci Atatürk'tür. Anadolu'yu dolaşıp devrimleri halka anlatan; yediğini içtiğini, sofrasını saklamayan; halkın içine korkusuzca giren Atatürk'tür. Kadınlara seçme-seçilme hakkını kazandıran, aklın öncülüğündeki bilim ve sanatla çocuklarımıza aydınlanma kapısı açan Atatürk'tür. Avrupa’da eli kanlı diktatörlerin, halk sırtından lüks içinde yaşayan krallıkların egemen olduğu bir dönemde, “Egemenlik kayıtsız koşulsuz ulusundur" diyen Atatürk'tür.